fbpx

Çocukluk Çağı Depresyonu

Çocukluk Çağı Depresyonu

Adını duyunca bile çocuklara yakıştıramadığımız bir psikiyatrik durum  DEPRESYON. Yetişkinlik döneminde belli özellikleriyle çok net anlaşılabilirken çocuklarda durum biraz daha farklı görülmektedir.Küçücük bedenler için kocaman bir durum. Klinik tecrübelerime göre günümüz aile yapısı,yaşamsal durumlar, eğitim sistemi düzensizlikleri,sosyal yaşam içindeki güvensizlikler,toplumdaki hızlı değişen siyasi,kültürel ekonomik dalgalanmalar,medya yoluyla maruz kalınan olumsuz durumlar, aile içi şiddet vs gibi olaylar çocukları sandığımızdan daha fazla etkilemektedir.

DEPRESYONDA RİSK FAKTÖRLERİNİ gözden geçirecek olursak:

  • Anne baba tutumları,olumsuz, eleştirici ,aşırı katı tutumlar,
  • Anne baba ayrılığı,
  • Anne baba kaybı,
  • Aile içi şiddet,
  • Okula başlama,okul içi olumsuz davranışlara maruz kalma,
  • Sevilen bir yakının kaybı,
  • Kardeş olması,
  • Anne yada baba da psikiyatrik bozukluk öyküsü,
  • Ciddi bir hastalık öyküsü,
  • Taşınma,yer değişiklikleri,
  • Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu,davranış bozukluğu,tik bozuklukları,konuşma sorunları gibi psikiyatrik sorunlarda çocukta depresyon gelişme riskini arttırmaktadır.

DEPRESYON BELİRTİLERİ:

Depresyon belirtileri çocuklarda yetişkinlere göre farklılık göstermektedir. Yetişkinler durumlarını kendileri fark edebildikleri için sorun daha hızlı anlaşılmaktadır. Fakat çocuklarda duygulanım ve davranışlarda ki değişiklik çevresindeki büyükler tarafından fak edileceği için yardım arayışı da gecikebilmektedir.Aşağıda belirtilen bulgulardan birkaçı çocuğunuz yada öğrencinizde var ve 1 aydan fazladır devam ediyorsa mutlaka bir uzmana başvurmanızda fayda vardır.

Özellikle bebeklik döneminde bakım verenin ayrılığı sonucu çocukta ilgisizlik, aşırı ağlama,huzursuzluk,uyku sorunları görülebilir.Eğer bakım veren (anne) kısa sürede dönerse problem olmaz fakat bu durum uzun sürerse kalıcı bir duygu durum bozukluğu oluşabilir.

OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE:

  • Huzursuzluk,
  • Hırçınlık,
  • Korkular,
  • Mutsuz yüz ifadesi,
  • Halisünasyonlar,
  • Yaşıtlarıyla oynamayı reddetme,
  • Oyuncaklara ve yaşıtlarına zarar verme,
  • Büyüklere öfkeli davranma,
  • Kazanılmış beceri olan tuvalet alışkanlığında gerilemeler,alt ıslatma,kaka kaçırma gibi,
  • Mutsuzluk,
  • Çabuk sıkılma,
  • İsteksizlik,
  • Uyku ve yeme alışkanlıklarında değişiklik,kilo kaybı olmasa da yaşına uygun kilo boy gelişiminde sorun olabilir,
  • Bazı fiziksel belirtiler baş ağrısı,karın ağrısı gibi eşlik edebilir.

Okul öncesi dönemde genelde bilgi aileden alınır.Okul çağı çocuklarda ve ergenlerde  kendileriyle duygu durumları ve bu durumda ki olumsuz düşünceleri konuşulabilir.Depresyonda intihar düşüncesi mutlaka sorgulanmalıdır.İntihar düşüncesi yaşla artsa da çocuklarda olacağı ihtimali göz ardı edilmemelidir.

OKUL ÇAĞI ÇOCUKLARDA:

Yukardakilere ek olarak

  • Okula gitmek istememe,
  • Başarısız olma kaygısı,
  • Sevilmediğini düşünme,
  • Okul performansında düşüş,
  • İçine kapanma,
  • Kendini beğenmeme,
  • Konsantrasyon sorunları,
  • İntihar düşünceleri görülebilir.

Tabii ki ergenlikte de Depresyon vardır. Ve yetişkin depresyon bulgularına benzer bulgular görülmektedir.

Bu bulguları siz fark ettiğiniz ya da çocuğunuz size mutsuz,isteksiz olduğunu söylüyor ise geçer diye beklemek doğru yol değildir.Bu belirtilerden bazıları  bir olay sonucunda oldu ve kısa sürede geçtiyse sorun yoktur.Ama başladı ve artarak çocuğun günlük yaşantısını bozarak devam ediyorsa lütfen dikkatli olun.

TEDAVİ

Depresyon tanısını için iyi bir öykü almak önemlidir.Risk faktörleri varmı, tetikleyici bir olay var mı,ailenin duruma yaklaşımını öğrenmek çok önemlidir.Fiziksel belirtiler var ise ve kilo alışı vs bozuk ise bu anlamda gerekli laboratuar incelemelerini ve gerekli konsültasyonları istemek uygun olacaktır.

Tedavide öncelikli olarak aileyi bilgilendirmek ve onların iş birliğini sağlamak şarttır.Çocuğa yaşadığı durumu anlayacağı bir dilde anlatmak ve yapılacakları onunla da konuşmak ve uyumu arttırmak önemlidir.Çocukla psikoterapi çalışmaları çocuğun gelişim düzeyine göre ayarlanmalıdır. Ve uygun ilaç tedavisi başlanarak takibe alınmalıdır.