fbpx

Uyku Bozuklukları Yaşamsal Sorunları Nasıl Tetikler?

Çocuklarda Uykusuzluğun Sebepleri

Çocuklarda uykusuzluk nedenleri bazen tıbbi nedenlerden dolayı olabilir. Bu nedenle tanı koymak, metabolik bir sorun var mı anlamak için çocuk doktoru ve gerekirse çocuk nöroloji uzmanı ve değerlendirmeler sonucuna göre ilgili uzmanlık alanları ile görüşülmesi gerekli olabilir.

Eğer tıbbi nedenli değilse en yaygın psikolojik ve davranışsal nedenler arasında aşağıdaki sebepler sayılabilir.

  • Stres, korku ve kaygılara bağlı uyku sorunları: Çocukların yaşamsal, sosyal becerilerinde olduğu gibi uyku alışkanlıklarında da rutinlere ihtiyaçları vardır. Ev içinde ani değişimler, boşanmalar, ev değişikliği, kardeş olması, çocukluk dönemi korkular gibi birçok nedenden dolayı uykular hızlı bir şekilde bozulabilir. Çok aktif eğlenceli bir gün sonrasında uykuya direnç gelişebilir. Uyumak anneden bakım verenden ayrılmak gibi hissedildiğinde yine direnç oluşabilir. Ve çocuklarda kabuslar yine uyku ritmini bozan temel sorunlar arasında sayılabilir. Bu tip durumlar için çocuğu anlamaya çalışmak, değişkenleri gözden geçirmek ve onunla bu durumu yaşına uygun şekilde paylaşmak çözüm için ilk adım olacaktır.
  • Uyku alışkanlığı geliştirmede ki sorunlar da uyku sorunlarına yol açabilir. Nasıl tuvalet alışkanlığı çalışırken belli rutinleri izliyorsanız uyku içinde bedenin uykuya hazır olması, gün içinde enerjisini yeterince atmış olması ve aynı saatlerde yatakta olma ve bu rutine uyumu çeşitli destekler ile öğrenilmiş davranış haline dönüştürmek çok ama çok önemlidir.  Çocuklarda gece uyanmaları olabilir bu tip durumlar ile nasıl başa çıkabilirler ve tekrar nasıl uykuya geçebilirler bunlarda çocukla çalışılması gereken konulardır.

Tabii ki de çocuğun aniden uykudan ağlayarak uyanması ya da uyumada zorlanmasına alerjik nedenler, kulak ve karın ağrıları gibi anlık medikal nedenler olabileceği göz ardı edilmemelidir.

Çocuklarda Düzensiz Kalitesiz Uyku Düzeni Nelere Sebep Olabilir?

Uykusuzluk sorununun çok küçük yaşlarda başlaması, çocuğun fiziksel ve zihinsel gelişimini olumsuz etkileyebilir. Öyle ki erken başlangıçlı uyku bozuklukları gençlik ve yetişkinlik döneminde de uyku sorunu yaşanabileceğinin erken göstergesi de olabilirler.

Uykusuzluk yaşayan çocuk, ertesi gün daha gergin, bitkin, dikkatsiz, tahammülsüz olabilir. Daha çabuk öfkelenerek çok daha sert reaksiyonlar gösterebilir. Günlük sorumlulukları yapma, işlevselliği sürdürmede de sıkıntılar yaşaması oldukça olasıdır.

Uyku sorunları ne kadar uzun sürerse! kaygıların artışına hatta depresif bulguların oluşmasına neden olabilir.

Uzun süreli uyku sorunları çocuklar için fiziksel ve psikolojik risktir. Bu durum için en kısa sürede ilgili uzmanlık alanlarından profesyonel destek alınması çok önemlidir.

Çocuklarda İnsomnia (uykusuzluk) ve Karabasanlar

Çocuklar da karabasan görebilir. Kabuslar genelde hatırlanan, çocuğun yaşına göre korku ögeleri içeren şeylerdir ama karabasanlar daha farklıdır. Çocuğu korkuyla yatağında oturuken uyandırmak kendine getirmek oldukça zor olabilir. Bu tip durumlar çocukla özellikle ölüm, günah, geleneksel olarak dini bilgilendirmeler tetikleyebilir. Tüm uyku sorunlarında olduğu gibi karabasnlarda da genetik yatkınlıktan söz edilebilir.

Genelde kabuslar, karabasanlara yönelik uykusuzluk yaşayan çocuklar biraz akışına bırakılıp, uykuya dalma ve sürdürmede takip edilmelidir. Gün içinde çocukla korkuyla uyandığında birlikte yapabileceğiniz nefes egzersizlerini birlikte çalışmak gece uyanmalarda işinize yarayabilir. Sonra gün içinde bu durumun yaşamına nasıl yansıdığı izlenmelidir. Çocuğun, gün içinde de panik hali, korkuları, yalnız kalmak istememesi gibi durumlarla devam ediyorsa mutlaka destek alınmalıdır.

Bu tip durumlarda, kayıplar söz konusu olabilir ama çocuğun farkında olmadığınız travmatik olaylar yaşaması da olasıdır.  Akran ya da yetişkin zorbalığı, fiziksel, psikolojik veya cinsel saldırganlığa maruz kalması gibi durumlar da unutulmamalıdır.

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite (DEHB) ve İnsomnia arasında ki bağlantı nasıldır?

DEHB ve Uyku Sorunları arasında çift yönlü bir bağ vardır. Beyinde dikkat ve uyku düzenini kontrol eden beyin bölgesi PREFRONTAL KORTEKSTİR. Yani nörobiyolojik bir eşleşme söz konusudur.

DEHB çocuklara sahip ebeveynler, çocuklarının uykuya dalmada zorlanma, sık uyanma, uykuda çok hareketli olma, sabah uyanmada zorlanma, ya da gergin ve huzursuz uyanmalar gibi sorunlardan bahsederler.

Eğer altta yatan DEHB tanısı konulmadan sadece uyku sorunu için uygulamalar ve destekler verilirse bu sorun çözülmeyecektir.

DEHB olan çocuklarda uyku sorunu uyanınca sersemlikten çok dikkati toplama, zamanı kullanma, öğrenme, dili içselleştirme, yürütücü işlevleri düzenleme, otokontrol geliştirme, dürtü kontrolünü sağlama gibi alanlarda temel olarak sorun oluşturmaktadır.

Hiperaktif çocuklarda uyku bozuklukları çok yaygındır. DEHB sahibi çocuklar genellikle dengesiz uyku düzeni, uykuya dalmakta zorluk, gece yarısı uyanmaları ve uyurken huzursuz bacaklar veya ani hareketler gibi belirtiler gösterirler. Kısacası DEHB ve Uyku sorunları karşılıklı birbirini olumsuz etkilemeye devam edecektir.

Uyku bozukluğuna neden olan psikiyatrik bozuklukları öncelikle tedavi etmek ilk adım olarak değerlendirilmelidir.

Genel Olarak Uyku Düzenlemede Kullanılacak Temel Uygulamalar:

Aslına bakılacak olursa bu rutinler uyku sorunu çeken yetişkinler içinde geçerlidir.

  • Belli ritüeller oluşturmak, aynı vakitte yatağa gitmek, belli bir hazırlanma rutini oluşturmak bedene uyku saatini öğretmek için önemlidir. Bu rutinleri mümkün olduğunca çok zorunlu kalmadıkça değiştirmemeye dikkat etmek gereklidir.
  • Akşam yemeğinde hafif, sindirimi kolay, çok enerji vermeyen gıdalar tüketmeye dikkat edilmesi önemlidir. Uykudan 1 saat önce çocuğa, dondurma, çikolata vs gibi şeyler vermek hiç akıllıca değildir.
  • Oyun saatlerini uyku saatinden en az 2-3 saat önce bitirmiş olmak. Çünkü oyun çocuklarda adrenalinle coşkuya neden olacağı için uykuya hazırlanması daha da uzayacaktır.
  • Yatağa uyku saatinden önce belli saatte gitme önerimizde onunla konuşmadan, eğlence haline getirmeden kitap okumalar işe yarayabilmektedir. Sakin, dinlendirici bir ses tonuyla okumak, heyecanlı ses tonundan kaçınmanızı öneririm.
  • Odanın ısı ve ışık düzeyi, diürinal ritm dediğimiz kişinin karanlıkta uyumak gerekli sinyalini verecek düzeyde olmalıdır,
  • Çocuğunuz, yatağına sevdiği ve kendini güvende hissettiği bir şeyi koyabilir. Onu uyku arkadaşı olarak kullanabilir.
  • Uyku rutinine eşlik ettiniz ve odadan çıktınız. Çocuğunuz ağladığında hemen yanına gitmeden biraz bekleyin, oraya gittiğinizde yanına uzanma, yataktan alma vs gibi eylemlerden kaçının. Yatağın yanında oturup sakinleşmesine eşlik edip, tekrar uykuya dalması için cesaretlendirin.
  • Bu süreç bazen çok zorlayıcı olabilir. Ama sabırlı, sakin olmanız çocuğunuzun bu alışkanlığını kazanmasında çok önemli.

Kendinize şunu hatırlatın: Kızgın olmam bu durumu çözmez, evet biraz uykusuz kalacağım ama bu durumda çocuğuma bunu öğretecek en güvendiği kişi benim. (Bu sözüm sadece anneler için değil tabi ki de, BABALAR size de iş düştüğünü unutmayın).